Dünya Kuduz Günü
Kuduz; insanlarda ve birçok memeli hayvanda ölümcül seyreden ensefalomiyelite yol açan akut viral bir zoonotik hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre her yıl dünyada 59.000 kişiden fazla insan kuduz nedeniyle yaşamını yitirmektedir. İnsan vakalarının çoğuna kuduz köpeklerin sebep olduğu ısırıklar neden olmaktadır. Hastalık özellikle Asya ve Afrika kıtalarında yaygın olarak görülmektedir. Her yıl Asya’da yaklaşık 35.000 kişinin Afrika’da ise 21.000 kişinin kuduz hastalığına yakalandığı tahmin edilmektedir.
Bakanlığımıza yılda yaklaşık 250.000 kuduz şüpheli temas bildirimi olmakta bunların çoğunluğu da hastalıktan korumak için aşı programına alınmaktadır. Kuduz riskli temasa maruz kalındığında mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Çünkü kuduz hastalığına ilişkin belirtiler görülmeye başladığında, kuduz hem insanlar hem de hayvanlar için ölümcüldür. Ancak riskli temas sonrasında gerekli tedbirler alındığı zaman hastalığı önlemek mümkündür.
Kuduzun öneminin anlaşılması ve hastalığa ilişkin farkındalığın artırılması amacıyla DSÖ tarafından ilk kuduz aşısını geliştiren Louis Pasteur’ün ölüm tarihi olan 28 Eylülü “Dünya Kuduz Günü” olarak belirlenmiştir.
Kuduz, hayvanlardan insanlara bulaşan bir hastalıktır. Kuduz, özellikle memeli hayvanlar başta olmak üzere neredeyse hayvan türlerinin çoğunda görülür ve insanlara da bulaşır. Tilki, kurt ve çakal gibi yabani memeliler ile köpek, kedi, inek, koyun, keçi ve eşek gibi evcil memeli hayvanlarda görülmektedir. Kuduzun başlıca bulaşma yolu enfekte (virüsü taşıyan) hayvanların ısırmasıdır. Ayrıca, bütünlüğü bozulmuş deri veya mukozalardan da enfekte olmuş hayvanın salyası ile de bulaşabilir. Kuduz olan hayvanın huyunda veya hareketlerinde değişimler, korkaklık, sinirlilik ve saldırganlık görülebilir. Genellikle şiddetli ısırma isteği bulunur. Vücudunda felçler, yutkunma güçlüğü, salya akması ve kasılmalar görülebilir. Bu belirtileri gösteren hayvanlardan uzak durulmalı ve en kısa sürede İl/İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerine haber verilmelidir.
Köpek ve kedilerin her yıl aşılanması hastalığın insanlara bulaşının engellenmesi açısından önemlidir. Beslediğimiz kedi ve köpeklere her yıl kuduz aşılarını yaptırarak hayvanlarımızı, kendimizi ve toplumu kuduzdan koruyabiliriz.
Herhangi bir kuduz riskli temas sonrasında; en önemli adım yara bakımıdır. Tüm yaralanmalarda yara yeri derhal bol akarsu (basınçlı su veya hortum ucunun sıkılarak mümkün olduğu kadar jet akımın sağlanması şeklinde) ve sabunla iyice yıkanmalı ve sağlık kuruluşuna müracaat edilmelidir.
Hekim tarafından kuduz aşısı yapılması uygun görüldüğünde aşıların zamanında ve eksiksiz olarak yaptırılması konusunda dikkatli olunmalıdır. İlk aşı dozunun yapıldığı gün verilen Aşı Takip Kartı bir sonraki aşı günlerinde mutlaka getirilmelidir.
Unutmayalım kuduz, hastalığının belirtileri ortaya çıktıktan sonra tedavisi mümkün olmadığından ve ölümle sonuçlandığından kuduz şüpheli temas durumunda özellikle yara bakımı ile gerekli durumlarda kuduz aşısı ve kuduz antiserumu uygulamaları hayat kurtarıcıdır.